GEÇ DE OLSA NİHAYETİNDE ADALET TECELLİ ETTİ

Değerli okurlarım,Ülkemiz üzerindeki oynanan oyunlar işin içinden çıkılamayan tuzaklarla dolu, düşmanımız kim, nerede, kimler?Bu vatan topraklarına kin ve nefret dolu yaklaşımda bulunan soysuzlar neden bu oluşum içerisindeler?Dört bir yanımızda ve  içimizdeki hainlerle baş etmek için uğraşıyoruz; yatıyoruz kalkıyoruz terör, terör, terör…Şehit haberleri, gözü yaşlı analar, babalar, dul kalan kadınlar ve yetim kalan çocuklar… Hayalleri biten, sonsuzluğa kadar kanlı göz yaşlarına mahkum olmuş yüreği dağlı masum ailelerin yaşamış oldukları dramlar, sosyoekonomik travmalar git gide yığınlar haline gelmektedir.Kınalı kuzum diyerek gözünden sakındığı evladının tabutuna sarılan ağıtlar yakan, Kürt, Türk, Laz, Çerkez her kim olursa olsun. Bu cennet vatanın uğruna o naciz vücutlarını seve seve feda eden bu aziz şehitlerimizin kanları yerde mi kalacak?Bu hainler er geç de olsa karşılığını çok sert bir şekilde, alacaklar ve almaktalar. Kim ne derse desin, Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir hukuk devletidir. Her ne kadar demokrasinin olmadığından bahsetmek isteyen güruhlar olsa da yaptıkları karalama politikasından ve düştükleri akıl tutulmasını göstermekten başka bir halta yaramamaktadır.Zira müflis duruma düşmüş olan ideolojilerini lanse etmeye çalışan bu hain emellerin kalemşörlerleri hiç utanmadan sıkılmadan bu milletin gözünün içine baka baka yalan propaganda yapmaktalar.Devlet burada gücünü gösterdiği zaman da feryadı figan ederek, kendilerinin ne kadar ferasetli olduklarını bu millete yutturmaya çalışacak kadar çirkefleşmekteler.Hangi basın kuruluşu olursa olsun önce ülkenin menfaatlerini ve devletinin bekasını gözetmeli ve kollamalıdır. Sırf şu anki, iktidar partisini alaşağı etmek için girişilen oyun varsa bunun faturasını bu mukaddes vatan toprağına ve necip millete kesmek hainlik değil de ne? İşin doğrusuna bakarsak Türkiye’de demokrasi ve insan hakları haddinden fazla. Bugün Türkiye konjonktürüne baktığımızda OHAL var, şimdi sıkı durun sizlere soruyorum “Bu durumdan ne derece etkilendiniz?”Daha önceki yaşantınızdan eksilen bir şey var mı? Demokrasi rafa kaldırıldı mı? Koskoca “Hayır!” diyeceğinize eminim. Hükümet yetkilileri sadistler mi? Bu durumdan haz mı alıyorlar? Elbetteki demokrasinin gereği olarak bizleri çıkmaza sokan evrensel insan haklarına yönelik bir saldırı ve adaletsizlik varsa bunu eleştirmek gayet demokratik hakkımız ama sözüm ona her şeye muhalefet etmek için bağıran çağıran, hamasetlik gösterdiğini zanneden aymaz zihniyetleri artık bu toplum takmıyor.Artık herkes her şeyin farkında, bunlara prim verilmiyor. Bir insan düşünelim hayatla alakalı hiçbir projesi ve hedefi yoksa, her şeye at gözlüğü ile ve etrafında olup bitenleri asla göremeyecek dar bir perspektiften bakıyorsa ahkam kestiğini zannetse de bu kişinin realitede müflis olduğu aşikardır.Devletini canından aziz bilen MHP’nin lideri Dr. Devlet BAHÇELİ her şeyi alenen gören rasyonel düşünen ve bir o kadar da bilge bir devlet adamı edasıyla vatanı üzerindeki düşmanca emellere dur diyerek, mevcut hükümetin yanında olacağını ifade etti. Bu hain emellerin sahipleri ise ülkücülük davasını kendisine şiar edinen Türkmen beyine dil uzatacak kadar kör olan zihniyet yoksunları, halen ülkemiz üzerindeki baskı ve zulümleri göremeyecek kadar garabet hatta hıyanet içerisindeler.Değerli bilge lider, devletinin zor durumunda her zaman yanında olmuştur olmaya da devam edecektir. Maddiyatı elinin tersiyle iten hamaset sahibi lidere çamur atan, aymazlık yapan, ihanet şebekesi üyeleri önce kendi kendilerine sorsunlar ki “Biz kimlerin taşeronluğunu yapıyoruz?” Malum partiye ve yöneticilerine karşı yapılan operasyon geç kalınmış ve yerinde bir operasyondur. Daha birkaç gün öncesine kadar bu milletin milletvekili sıfatıyla Türkiye Cumhuriyetini tehdit edecek kadar gözü dönmüş sapkın Eş Başkan, arkalarında PYD, IŞİD gibi terör örgütlerinin olduğunu hiç çekinmeden 80 milyonluk ülkede haykırmaktaydı.Artık müsamaha göstermek gibi bir lüksümüz yok. Madem göz altına alındıklarında Polise “Bizler yüz binleri temsil edenleriz.” diyorsanız o zaman temsil liyakatine sahip vatanını toprağını seven, terör örgütlerinden güç almayan, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin menfaati ve bekası için mücadele eden kişiler olmalısınız.Adalet er geç tecelli etti. Polis yakalama kararını kendilerine ‘Savcılık emri’ demesine rağmen “Siz de, savcı da haydutluk yapıyorsunuz.” diyen bu zihniyetteki kendini bilmezlere yüce adalet gücünü bir kez daha göstermiştir.Aslında hakkettikleri yerlerine gitmişlerdir, artık Kürt halkı gerçeği anlamaya başladı. Kendilerini temsil ettiklerini zannettikleri kişiler, ülkemizin içini karıştırmaya çalışan gücünü Kürt halkından almaya çalışan aslında onları hiçbir zaman düşünmeyen sadece ajitasyon yaparak saf temiz Kürt halkını kandırmışlar veya PKK terör örgütü baskısıyla korkutarak kendi saltanatlarını korumaya çalışmışlardır.Kürt halkını temsil eden ve onları her türlü hizmetle güçlü kılan Türkiye Cumhuriyeti Devletidir. Bu gözaltı sonrasında Diyarbakır Bağlar’daki ek emniyet binasına bombalı saldırı yaparak menfur olayı gerçekleştiren bu hainler ikisi polis sekiz vatandaşımızın şehit olmasına, onlarca da vatandaşımızın da yaralanmasına sebep olmuşlardır. Burada şu soruyu sormak gerekmez mi? Bu bombayı atan hainler eğer Kürt halkının haklarını savunuyorlarsa neden kendi insanlarını öldürüyorlar?Artık aklımızı başımıza alalım. Bu cennet vatanımızı FETÖ ve PKK terör örgütünden ve yandaşlarından temizleyelim. Bu operasyonu gerçekleştiren başta devlet büyüklerini ve değerli emniyet güçlerini, adaleti tecelli ettiren savcı ve hakimlerimizi minnetle yad ediyorum.Ne mutlu Türk’üm Diyene! Sevgiyle kalınız.