DOLAR %
EURO %
ALTIN %
BIST 100 %
BITCOIN %
Bu ülke Şeyhler ve Müritler ülkesi olamaz…

Bu ülke Şeyhler ve Müritler ülkesi olamaz…

Değerli okurlarım,Bu haftayı da dolu dolu geçirdik maazallah. Terör,siyaset,ekonomi ve güncel olaylar derken,bir haftayı geride bıraktık.Hatta unuttuk bile, öyle metanetli insanlarız ki, ne acılar yaşarsak yaşayalım çok çabuk toparlanıyoruz. Cenab-ı Allah bizlere gerçekten sabır üzerine sabır lütfeylemekte. Çok şükür diyoruz.Bir dahasına daha iyi olacak diye kendi kendimizi teskin etmekteyiz.Adana Aladağ’da çocuklarımızın yanarak ölmesi, gerçekten insan

Değerli okurlarım,Bu haftayı da dolu dolu geçirdik maazallah. Terör,siyaset,ekonomi ve güncel olaylar derken,bir haftayı geride bıraktık.Hatta unuttuk bile, öyle metanetli insanlarız ki, ne acılar yaşarsak yaşayalım çok çabuk toparlanıyoruz. Cenab-ı Allah bizlere gerçekten sabır üzerine sabır lütfeylemekte. Çok şükür diyoruz.Bir dahasına daha iyi olacak diye kendi kendimizi teskin etmekteyiz.Adana Aladağ’da çocuklarımızın yanarak ölmesi, gerçekten insan olan herkesin bir kez daha içini cız diye yakmıştır.Ailelerinin ne durumda olduklarını düşünmek mümkün mü? Ateş düştüğü yeri yakıyor. Bizler ne kadar üzülürsek üzülelim ana,baba kadar asla ve asla üzüle meyiz.Bu realiteyi hiç kimse yok sayamaz.Bizler belli bir zaman sonra bu hadiseyi unutur gideriz. Zira hiçbir şey bizim istediğimiz gibi olmuyor.Maalesef hayat devam ediyor. Derken, İnsan olarak hiç birimizin kabul etmeyeceği bu cehalet yaklaşımların sonucunda bu veya buna benzer olaylar karşısında bunların yazgısı böyleydi diyerek suskun durmamız mı gerekiyor? Asla zira yarın buna benzer olayların olmayacağına kim veya kimler garanti verebilir ki, Her şeyden önemlisi kaderci zihniyetten kendimizi arındırmamız gerekir.Bazen insan aklının yetmediği bir durum tezahür etmektedir. Hangi milletten,hangi ırktan olursa olsun hiç bir canlının yaşama hakkına son verilmesini tasvip etmediğimi belirtmek istiyorum.Bende bir beşer olarak diyorum ki, Yahu bunca Asker de şehit olan, olumsuzluklar neticesinde yurtlarda veya buna benzer iş ve iş yerlerindeki yanlış koşullar neticesinde yani maden ağır sanayi gibi yerlerde kaza geçirerek ölenlerin kaderi bu mu? Bu nasıl kader ki, Hep fakir fukarayı vuruyor. Hali vakti yerinde olan kimin çoluk çocuğu Allah muhafaza bu durumda? Hemen peşine şehit oldu diyerek teselli verilmekte. Bunun ecrini Allah tan başka kimse bilemez. Süleymancılar vakfına ait olan Adana daki olumsuz koşullar altındaki yurtta minnacık yavrularımızın yanarak can vermeleri sonrasında bu cemaat yetkileri bunların kaderi bu idi bunlar şehittir diyerek işi kapatmaya çalışmaktalar.Şehitlik mertebesini hepimiz çok iyi biliyoruz ki, Peygamberlik mertebesinden sonra gelen en ulvi bir makamdır.Buna karşı bir beisde bulunmuyorum.Sadece din telkinlerle bu milleti ve bizleri gerçekleri görmezden gelmemize yönelmekteler.Yapılan incelemelerde yangın merdivenin kilitli olması ve o yaşta ki,Çocuk denilen bu Çocukların çaresizlik içerisinde okumaları yani eğitim görmek için bu yurtları tercih etmeleri ve orada yeri geldiği zaman amalelik yaptıklarını gözardı kim edebilir? Bura da en büyük ayıp bizi yönetenlerindir.Bu yurt konusunda kısa değinmek gerekirse,neredeyse 81 Vilayetimizin tamamında Üniversite var. Çocuklarımız üniversiteyi kazandıklarında aile olarak hepimiz çocuklarımızın barınacağı,eğitimi boyunca rahat edebileceği yerler araştırırız. Devlet Yurtları olan KYK’lara başvuru yapılır. Durumu daha kötü olan veya adamı olan bir şekilde bu yurtlara yerleşir. En azından yarıya yakını da dışarıda kalır.Malum vatandaşın maddi durumu belli,zaten zengin olanlar genelde özel Üniversitelerde veya yurt dışında çocuklarına eğitim verdikleri için onları bu kategori ya dahil etmiyorum.Çaresizlik zaten başını alıp gitmiş. İster istemez hem çocuğum tek başına nasıl eder düşüncesiyle malum tarikatların veya cemaatlerin cirit attığı yurtlara ister istemez verirler.Malum sonucu da bu yangın gibi olaylar veya beyinlerini yıkayarak vatanın temeline dinamit koymak için hazırlanmış potansiyel suçlular.Bu minvalde oluşum sağlamalarının müsebbibi kim veya kimler derseniz cevabını zannedersem hepiniz vermişsinizdir. Devlet ve onun icra organı olan hükumet veya hükumetler hangi görüşten,düşünceden olurlarsa olsunlar.Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına ve kanunlarına uygun eğitim ve öğretim kurumlarının varlığına izin vermeli. Sırf kendi tarafını güçlendirmek veya oy devşirme adına hareket edilirse hem sistem iflas etmiş olur. Hemde kendi elimizle güçlendirmiş olduğumuz ileride bu ülkeye ne gibi zararlar vereceğini kestiremediğimiz görünmeyen ellere ve güçlere güç katmamalıdır.Her şey devletin gözetiminde ve garantörlüğünde olmalıdır. Denetim zafiyeti bu gibi istenmeyen ölümlere sebebiyet vermektedir. Sırf ben yaptım. Bu doğrudur düşüncesiyle hareket edilmeye kalkışılırsa 15 Temmuz da yaşadığımız hain emellerin oyunlarının bir başka perdesini  yaşamamız hiç de geç sayılmayan bir zamanda karşımıza çıkabilir. Devletimiz bu konuda gereken tüm aksiyonları acil almalıdır.Gerek yurtlar veya özel sektörler denetlenmeli aykırı olanların faaliyetlerine son verilmelidir. Siyasi imtiyaz hiç bir şekilde hiç kimseye verilmemelidir. Mustafa Kemal Atatürk’ün nutkunda belirttiği gibi;”Türkiye Cumhuriyeti şeyhler,dervişler,müritler,mensuplar memleketi olamaz. en doğru,en hakiki tarikat,medeniyet tarikatıdır.”Diyerek bugünleri ta, o zamanda gören bir dahi ve filozof olduğunu da unutmamak gerekir. Sevgiyle kalınız.