DOLAR %
EURO %
ALTIN %
BIST 100 %
BITCOIN %
Sevgisini kaybetmiş Türkiye

Sevgisini kaybetmiş Türkiye

Değerli okurlarım; makalemin başlığını okuduğunuzda bir anda ne demek istediğimi algılamayabilirsiniz, zira konunun sonunda ne kadar manidar bir sonucun çıkacağını ve bundan hepimiz yaşamında bir takım benzerliklerle örtüştüğünü hep birlikte göreceğiz. Bir kere sevgi nedir? Sevgi nedir diye sorduğumda hepimiz kendimize göre bir takım cevaplar verebiliriz. Bende siz değerli okurlarımın bilgi dağarcığına mazhar olmak için, sevginin

Değerli okurlarım; makalemin başlığını okuduğunuzda bir anda ne demek istediğimi algılamayabilirsiniz, zira konunun sonunda ne kadar manidar bir sonucun çıkacağını ve bundan hepimiz yaşamında bir takım benzerliklerle örtüştüğünü hep birlikte göreceğiz.

Bir kere sevgi nedir?

Sevgi nedir diye sorduğumda hepimiz kendimize göre bir takım cevaplar verebiliriz.

Bende siz değerli okurlarımın bilgi dağarcığına mazhar olmak için, sevginin bir duygu çeşiti olduğunu,ilgi gösterme anlamıdır. Daha da konuyu açarsak, Allah sevgisi, Peygamber sevgisi, Ana-Baba sevgisi, Kardeş sevgisi, Evlat sevgisi ve Eş sevgisi vb.Cenab-ı Allah biz kullarını sevmeseydi dünyayı yaratmazdı. Ebeveynlerimiz birbirlerini sevmeseylerdi,bizler var olamazdık. Çevremize baktığımızda,canlı veya cansız bütün varlıklar sevginin ürünüdür. Sevgi olmasaydı,birey olmazdı,toplum olmazdı.İnsanlıktan ve hayattan bahsedemezdik.

İnsanlar birbirlerini sevmeseydi toplumda iş bölümü olmazdı. Sevgi sayesinde herkes farklı meslek kollarında hizmet ederek bir birimize yardım etmekteyiz. Tek başımıza güvenlik,barınmak,beslenme ile uğraşmamız imkansız. Toplum olarak birlik olup,iş bölümü yapıyoruz.Sonsuzluğa kadar bu sevgi zinciri devam ediyor.İnsanlar birbirine merhamet ederek,anlarak,severek,iş birliği yaparak toplumlar oluşturuldu.Bu toplumların birleşmesinden devletler oluştu.

Türkiye Cumhuriyeti 91 yıl önce sevginin ve birlikteliğin can siparane verilmiş olan mücadelenin meyvesi olarak atalarımız bizlere emanet etmişlerdir. Ac,susuz sefalet içerisinde göğüs göğüse vatan toprağı için savaşarak bu cennet vatanın her karışında o mübarek kanlarıyla oluk oluk akıtan atalarımızda vatan sevgisi ve aşkı olmasaydı şuanda bizlerin adları neydi? Hans mı? Viktor mu? Yoksa Michell mi? Olurdu…

Kutsal topağımız için gözlerini hiç birşeyden sakıntırmayan iman ve vatanseverlik aşkıyla şahadet şerbetini içen atalalarımız bizlere bu mirası bıraktıklarında bugün bu kadar aciz duruma düştüğümüzü,hissetmekteler ve kemikleri sızlamaktadır. Bu duruma nasıl geldiğimizi sogulamamız gerekir. Dünya ya hükmeden küresel güçler maalesf sevgi ve kardeşlik duygumuza dinamit koyarak gerek ülkemizin ve milletimizin üzerinde, alçakca senaryolar yazmakta ve bizleri gerek içte ve dışta itibarsızlaştırarak durumdan vazife çıkarmaktalar.

Bu hain emellerini gerçekleştiren taşören terör örgütlerini besleyek,ülkemizin bölünmez bütünlüğüne yönelik stratjik planlar yapmaktalar. Halkımız öyle bir çıkmazın içerisine girmiş ki,denize düşen yılana sarılır misaliyle derdest edilmiş hal almış vaziyette,sevgi denilen bağlarımız köhnetilmeye ve yozlaştırmaya yüz tuturulmakta manevi ve milli duygularımız unuturulmaya çalışılmaktadır. Herkeste maddi buhrana atılmışlığın algısı yaratılmakta ülkemizin bölgeleri birbirinden kopma ve ayrıştırma safhasına gün ve gün sürüklemekteler.

Sanki,hepimizin sevgi ve vatanseverlilk duygularımızı silerek köleleştirilme cihedine gidilmekte,korku algısını benliklerimize enjekte etmekteler. Bu milleti bu gaflet ve delaletin girdabına sokmaya çalışanlara sesimizi ''Yeri geldiğinde konuşmak,en güzel bir haslet olduğu gibi,zamanında susmasını bilmek de erdemlş insanların özelliğidir." "Haksızlık karşısında suskun kalan şeytandır"

En büyük kayıbımız bir toplum olarak en büyük birliktelik bağımız olan sevgimizi kaybederek değişik kutuplara ayrılarak gerek cemaatlerin,tarikatların kendi çıkar ve bütünlüklerini sağlamaları için insanlar üzerindeki manevi baskılar yaparak kendi saflarını oluşturarak güçlerine güç katmışlardır. Dinimizde asla ve asla şirk söz konusu olamaz. En büyük öğreticimiz ve rehberimiz Kuran-ı Kerimi dost doğru okuyarak o çizgi doğrultusunda yaşayabilmektir.

Birilerinin tahakkümü altına körü körüne girerek onları muktedir hale getirmemeliyiz. Ülkemizin son günlerde üzerinde dolaşan karabulutların defi için bir birimize sevgi bağı ile kenetlenmemiz ve ülkenin yönetiminde ve icraatında bir olumsuzluk zuhur ediyorsa bunun en büyük çözümü millet olarak birbirimizi sevmek ve birbirimizi anlamaktan başka kurtuluşun olmadığını idrak etmek gerek, gayet mantıklı ve rasyonel yaklaşım içerisinde olunursa ülkemiz bu badireleri atlatarak huzurlu,güvenilir ve halkın birbirine düşman olarak değil kardeş olarak sevgi bağlarının kökleri daha sağlam olacağından hiç kimsenin şüphesi olmasın yeterki, biraz sevgi ve özveri kanayan yaramıza merhem olacaktır…

Sevgiyle kalınız…