ARTIK KOMEDİYE PAYDOS

Değerli okurlarım;

Makalemin başlığı biraz farklıda görünse içsel bir davranış sergilemektedir. 13 yıldır Türkiye'nin siyasi arenasına damgasını vuran hatta Cumhuriyet tarihimizde halkın teveccühünü kazanarak başa gelen bir parti yok. AKP ( Adalet ve Kalkınma Partisi) ilk beş yıl ismi gibi Adaletten ve ülkenin iktisadi olarak gelişmesinde katkılar sağlamış, köprüler, Duble yollar v.b bir çok güzel işlerle halkın beğenisini kazanmış ve bunun mükafatı olarak üçüncü kez iktidar olmuşlardır.

Fakat bu zaman zarfı içerisinde, gerek dış ticarette ve dış siyasette ülkemizi en iyi temsil etme cihetine gidilse dahi önümüze her defasında işin içinden çıkılması mümkün olmayan talepler olmuştur.

Kürt sorunu ve çözüm süreçi denilen bu terane ülkemizin gerek iç dinamizmini, gerekse de dış emperyal devletlerin olmazsa olmazı haline gelmeye başladı. Aslına baktığımızda AKP hükümeti çok iyi biliyor ki, Bu ülke de Kürt sorunu yok, ama velakin bir kere ok yaydan çıkmış. Dön dönebilirsen. PKK Kandil'den tehdit savuruyor… İmralı müzakkere de başrol oynamaya başlıyor ve gün geçtikçe ''BEBEK KATİLİ'' diye anılan ABDULLAH ÖCALAN artık ''Sayın ÖCALAN'' olarak itibar kazanmaya başlıyor.

BDP veya HDP de mihmandarlık görevini yapmaya devam etmekte. Bir kaç yıldır ülke gündeminin uğraştığı en büyük uğraş bu müzakere üzerine müzakere yaparak henüz bir arpa boyu bile gidilmediği halde, bazen kör dövüşü yapılmaktanda geri kalmıyorlar. Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı olan zevat resmen posta koyarcasına adeta kendisini özerk görmeye başlayan edalar ile serzenişlerde bulunuyor.

Ağrı Belediye Başkanı Sırrı SAKIK geçen yıl Nevruz da ATATÜRK'ün Askerleriyiz diye slogan atanlara hitaben bu yılda üzerine basa basa ''Atatürk'ün generalı olsanız ne yazar,it sürüleri'' diyerek ağır hakaretlerde bulunmuş. Bu sözler yalanır yutulur şeyler değil.

Bu ülkenin kaderini değiştiren Büyük önder Atatürk'e ve Ulvi gördüğümüz Generallerimizi küçültücü söz ve hakaretlere ne demek gerekir?

Sırf barış süreci darbe görmesin hülyası devam ederken, Güneydoğu'da PKK terör örgütü yandaşları ve KCK kendi düzenini kurmaya başladılar. Düne kadar AKP'nin kurucusu olduğunu övünerek söyleyen, bugün ise HDP'De siyaset yapan Dengir Mir FIRAT seçimlere doğru HDP'yi hedef alan provokasyonların olacağını söyleyerek halkın gözünde partiye değer kazandırma politikası yapmaktadır.

Bu aziz millet her şeyin farkındadır. Alenen yapılan bu dayatmalar ve tehditkar davranışlar içinden çıkılmaz hezimete dönüşmüş vaziyette.Bu çıkmazdan bir an önce refaha ulaşmak gerekir. Türk toplumu olarak hiç bir zaman Kürtleri öcü olarak görmedik ve onları ayrıştırma gibi bir niyetimiz de yok. Bu coğrafya da zengin etnisiteye mensup bir kültürün kalıntısı olan zengin mozaikimizi bozmaya çalışan şer odaklarına fırsat vermemek gerekir.

Ülkemiz büyük ülkedir. Biraz anlayış ve algılamamız sağlam olursa aşılmayacak hiç bir şey yoktur. Son günlerde AKP içerisinde hoş olmayan çatırtılar meydana gelmektedir. Bunun  müsebbibi ise kişilerin şahsi ihtiraslarıdır.

SN; Recep Tayyip ERDOĞAN'ın liderliğini yapmış olduğu parti Cumhurbaşkanı olduktan sonra zayıflama ve geriye gitme noktasına gelmiştir. Halk nezdinde lideri ile bütünleşmiş parti başsız kalmıştır. Oy verenlerin çoğu Lider'e göre oy vermiştir. Buda en büyük handikaplardan biri, Başbakan Yardımcısının ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanın yapmış oldukları söz düelosuda partiye derin yaralar vermiştir.

Bu yaralar ne şekilde kapanır onu ilerleyen süreçte göreceğiz. Artık millet huzur istiyor, Refah istiyor. Fakir toplum olmaktan kurtulmak istiyor. İç huzurun ve Barışın olduğu bir Türkiye istiyor. Yoksulluk sınırından kurtulmak ve Mecliste birbirini paralayan vekil değil bütün ulusun mefaatini ön planda tutan aklı başında demokrasiden ve insan haklarından yana vekiller istiyor. Bu millet kendi soyunu  sülalesini zengin eden siyasileri değil, paylaşımcı ve adaletli siyasetçileri istiyor. Bu millet madende göçük altında ölmeyen işçilerin haklarını istiyor. Bu millet kendisine hakaret etmeyen siyasileri istiyor. Ez cümle insan gibi yaşamayı istiyor. Bunu sağlayacak güçlü liderleri ve siyasileri istiyor. Yoksa bu millet artık 7 Haziranda trajkomik komediye paydos diyor..

sevgiyle kalınız…