DOLAR %
EURO %
ALTIN %
BIST 100 %
BITCOIN %
HOCALI KATLİAMINA HAYIR…..

HOCALI KATLİAMINA HAYIR…..

Değerli okurlarım, bugün sizlere 22 yıl önce seneyi devriyesini yaşayacağımız 26 Şubat 1992 tarihinde Karabağ bölgesinde bulunan stratejik konuma sahip olan Hocalı katliamı nedir? Bu konuyu acaba Türk milleti olarak ne kadarımız biliyoruz? En büyük handikaplarımızdan birisi Türk toplumu olarak okumayı ve araştırmayı unuttuk günümüzü hep içi boş gereksiz şeylerle doldurmaya başladık. Tarihçilerimizin her zaman

Değerli okurlarım, bugün sizlere 22 yıl önce seneyi devriyesini yaşayacağımız 26 Şubat 1992 tarihinde Karabağ bölgesinde bulunan stratejik konuma sahip olan Hocalı katliamı nedir? Bu konuyu acaba Türk milleti olarak ne kadarımız biliyoruz?

En büyük handikaplarımızdan birisi Türk toplumu olarak okumayı ve araştırmayı unuttuk günümüzü hep içi boş gereksiz şeylerle doldurmaya başladık. Tarihçilerimizin her zaman söylediği bir söz vardır. “Tarih tekerrürden ibarettir” bu söylemleri hemen hemen herkes bilir. Zira hiç üzerinde durmadan bizi hiç ilgilendirmeyen günümüzü gün edelim, aman dünya ya bir daha mı geleceğim edasıyla yaşamaya devam ederiz. Bir gün bu Tarihin bizim ülkemizde de aynı olaylara sahne olmayacağının garantisini kim verebilir.

Neyse sadete gelelim. Hocalı Katliamı 1988-1992 yılları arasında Ermenistan ve Azerbaycan arasında başlayan sorunun yaşanması ve 1991 yılında Sovyetler birliğinin dağılmasıyla Karabağ bölgesinde 10 bin nüfuslu hocalı kasabasında yaklaşık olarak 3 bin civarında Azeri Türk’ü ve Ahıska Türk’ü yaşamaktaydı. Kasaba o bölgenin en önemli tepelerinde bulunması ve bölgesel olarak havalanı olan stratejik öneme sahip bir yerdi. Ermenistan,Hocalı katliamında Rusya’nın Kafkas poltikasında kullandığı bir maşadır. Rusya’nın Kafkas politikasının asıl amacı Kafkasya’yı ele geçirerek ordaki Türk islam nüfusu ortadan kaldırmak ve Kafkas bölgesine hakim olmak amacıyla Ermenilere gerekli lojistik ve Askeri destek vererek 26 Şubat 1992 ‘de sivil vatandaşa yönelik yani Azeri ve Ahıska Türkleri olan 613 soydaşlarımızı acımasız bir şekilde katletmişlerdir. Burada çocuk, kadın ihtiyar demeden vahşi emelerine ulaşmışlar ve öldürdükleri insanların vücutlarında sigara söndürerek ve kafa derilerin yüzerek zalimane olduklarını bütün dünya görmüş fakat bu zamana kadar gerek birleşmiş milletler veya emperyalist kan emici ülkeler gıkını bile çıkarmamışlardır. Bu Zulüm karşısında 22 yıldır hep suskun kalmaya da devam edilmiştir. Bunun yanında esir düşen genç kızlarımızı ve kadınlarımızı seks kölesi olarak kullandıkları da aşinadır.

Değerli okurlar bizler Türk milleti olarak bu vahşetleri daha ne kadar izleyeceğiz. Bizlerin aklıyla alay etmeye çalışan bazı güruhlar bir zamanlar Ermeni Asala örgütünün onlarca Büyükelçilerimizi şehit ettiklerini ne çabuk unutuk veya unuturduk.  Bu duyarsızlık neden? Tabi ki, biz bir başkaları gibi insan öldürülmesinden yana olmayan bir milletiz ama ne var ki, Tarihini gerçekten bilmeyen bu aziz milletin evlatları daha dün gibi hafızalarımız da yer bırakan HRANK DİNK cinayetinde sokaklara düşerek hepimiz Hrankız hepimiz Ermeniyiz diyen sesleri halen kulaklarımızda bu gün onlarca yüzlerce Müslüman Türk katledilince bu kendini aydın hisseden zavallılar nerede…

Üç beş vatanını seven bir grup toplanarak bir kınama konuşması ve bir siyah çelenk sonrası ulusal televizyonlar vicdana gelip de verebilirse en fazla 1 dakika Hocalı katliamından bahseder sonraki yıla kadar bu konular hakkında neden adam gibi konferanslar verilmiyor. Sesimizi bütün dünya duyarcasına bu katliamları neden haykırarak anmıyoruz. Sebebi gayet alenen ortada…Asala Terör örgütünü yıllarca maşa olarak kullanan güçler. Bu taşeronluğu PKK terör örgütüne ihale etmiş durumdalar.

Türkiye’nin geldiği duruma bir bakalım: 30 yıl ülkemizde acımasız bir şekilde katliama sebebiyet veren Ermeni orjinli PKK terör örgütü ülkemize vermiş olduğu zararları saymakla bitiremeyiz. Dış güçlerin güdümüyle hayat bulan ve maşa olarak kullanılan Bebek katilinin sözde liderliğiyle binlerce masum insanlarımızın katledilmesine ve milyar dolarlarca ülkemize kayıplar verdiğini hepimiz ilaki biliyoruz. Bu yetmezmiş gibi Kürt kardeşlerimizi bize düşman eden bu güruhlar gün ve gün cesaret almaya devam ediyorlar. 2002 tarihinde PKK terör örgütü tamamen kökü kazınmaya başlamışken, Kürt açılımı senaryosu ile gündeme gelerek büyük bir ivme kazanmaya devam ediyorlar. Bu gün bir Kürt kardeşim kalksın bana Kürt sorunun olduğunu ispat etsin… Hayır katiyen edemez çünkü böyle bir şey yok tamamen insanların kafasını karıştırmak ve dış mihraklara hizmet etmekten başka bir şey değildir. Bu ülke de aşırı demokrasi vardır. Bu demokrasi içerisinde bulunan bazı güruhlar kendi hegemonyasını kurmak ve belli bir güce sahip olarak hizmet etmeye gönül verdiklerini söyledikleri Kürt halkını çıkmaza sokmaktalar. Bunların amaçları Kürt halkının geleceği ve özgürlüğü değil , kendi saltanatlarını taçlandırmak Sözüm ona bu ülkenin ekmeğiyle büyüyen bu ülkenin insanlarının vergisiyle yüce mecliste devran süren malum bazı zihniyete sahipler.

Alenen ülkemizi tehdit ederek “ÖCALAN ÖZGÜR DEĞİLSE KÜRT MİLLETİ ÖZGÜR OLAMAZ” söylemleriyle adeta koskoca Türkiye Cumhuriyetine meydan okumaktalar. Ayrıca 30 Mart yerel seçiminden sonra Belediyelerde özerklik ilan edeceklerini bas bas bağırmaya başladılar. Bu resmen sivil itaatsizlik anlamına gelmiyor mu? Bu gücü ve bu cesareti bunlara kim veriyor veya nereden kaynaklanıyor.Bunu bilmek gerek  artık uyanmak zamanı gelmedi mi Ey TÜRK ve KÜRT milleti ülkemizi Hocalı katliamı gibi bir serüvene mi terke edelim. Bunlar bir oyun bu oyuna alet olmayalım….Bizim en güzel yanımız bir ve birlik olmamızdan öte bir şey olamaz. Hocalı katliamını esefle kınıyorum ve şehit olan soydaşlarımıza Allah tan rahmet diliyorum…Dostça kalınız…