DOLAR %
EURO %
ALTIN %
BIST 100 %
BITCOIN %
Tükenmişlik sendromu mu yaşıyorsunuz?

Tükenmişlik sendromu mu yaşıyorsunuz?

Tükenmişlik sendromu, hayatın yoğun istekleri karşısında ruhsal ve fiziksel olarak enerjinin tükenişi olarak tanımlanabilir. Tükenmişlik konusu üzerine yoğunlaşan psikologlar tükenmişliği, duygusal ve fiziksel bitkinlik, kişisel başarının düşüşü ve olaylar karşısında duyarsızlaşma olmak üzere üç boyutta tanımlıyor. Yine uzmanlara göre, tükenmişlik yaşayan insan, fiziksel ve ruhsal çöküntünün yanında yaptığı işe karşı isteğini, hevesini yitirmiş, işe de

Tükenmişlik sendromu, hayatın yoğun istekleri karşısında ruhsal ve fiziksel olarak enerjinin tükenişi olarak tanımlanabilir. Tükenmişlik konusu üzerine yoğunlaşan psikologlar tükenmişliği, duygusal ve fiziksel bitkinlik, kişisel başarının düşüşü ve olaylar karşısında duyarsızlaşma olmak üzere üç boyutta tanımlıyor. Yine uzmanlara göre, tükenmişlik yaşayan insan, fiziksel ve ruhsal çöküntünün yanında yaptığı işe karşı isteğini, hevesini yitirmiş, işe de kendine karşı da olumsuz, alaycı, şüpheci bir tavır içine girer.Uzman psikologlar, tükenmişliğin bir gecede aniden ortaya çıkmayacağını, yavaş yavaş, hatta aylara yayılan bir süreç sonrasında ve dört aşamada geliştiğini söylüyor.Birinci aşamada, kişi, ağır iş yükü, aşırı stres ve yoğun taleplerle baş etmeye, bütün bunların üstesinden gelmeye çalışıyor. Hatta bir süre sonra iş ve işten kaynaklı sorumluluklar, kişisel ihtiyaçların önüne geçiyor.İkinci aşamada yorgunluğa bağlı olarak fiziksel ve duygusal bitkinlik başlıyor. Yorgunluk kronikleşiyor ve rutin yapılan işlerin üstesinden gelebilmek için eskisinden daha fazla enerjiye ihtiyaç duyuluyor. Aynı zamanda uykusuzluk, baş ağrıları gibi fiziksel şikayetler de başlıyor.Üçüncü aşamada, bir ve ikinci aşamanın tam tersi olarak, işe karşı duyarsızlık, ilgisizlik, kendini işe ait hissedememe, işe karşı aşırı alaycı ve olumsuz bir tutum gelişmeye başlıyor. Kişilere karşı olumsuz tavırlar gelişirken, iş performansında da düşme gözleniyor.Dördüncü ve son aşamada ise çaresizlik, nefret, kaçma ve uzaklaşma duyguları öne çıkıyor. Kişi başta kendinden sonrasında da başkalarından hoşlanmamaya başlıyor. Yorgunluk iyiden iyiye ağırlaşıyor, en ufak bir enerji gerektiren iş bile gözde büyüyor. Daha da ilerisinde, kas ağrıları, baş dönmesi, uyku problemleri, dinlenememe ve baş ağrıları da artıyor. Kişi dinlenmeyi, başka işlerle meşgul olarak kafa dağıtıp eğlenmeyi denese bile rahatlayamıyor.

 Tükenmişlik sendromu ile baş çıkmanın yolları:

*Hayatınızın önceliklerini belirleyin ve önceliklerinize bağlı kalmaya çalışın. Sizin için en önemli olan aile mi, sağlık mı, iş başarısı mı? Bunları mutlaka kendinize sorun. Önem verdikleriniz ile yapmak zorunda kaldıklarınız birbiriyle uyuşmadığında huzursuzluk ve stres yaşarsınız ve stresin kaynağını iş sanabilirsiniz. Bu yüzden önem verdiğiniz aktivitelere hayatınızda yer açabildiğiniz oranda, asıl istediğinizi yapabilmenin tatminini yaşayacağınız için içinizdeki huzursuzluk, kızgınlık, gerginlik azalacaktır.*Neden “tükenmiş” olabileceğinizi keşfetmeye çalışın. Size bunu hissettiren nedenler neler? İş yoğunluğu mu, çalışma saatlerinin fazlalığı mı, etrafınızdaki kişilerle yaşadığınız problemler mi, destek alamamak mı? Bu soruların cevabını mutlaka bulun.*Eğer problemin kaynağını ortaya çıkardıysanız bundan sonrası için, olası çözümler adına patronunuzla veya iş arkadaşlarınızla konuşun. Hissettiklerinizi yaşadıklarınızı onlarla paylaşın ve destek olmalarını isteyin. Yoğun temponun ve istemediğiniz şartların sağlığınızı bozmasına asla izin vermeyin.* Gün içinde sık sık kısa da olsa molalar verin.*Etrafınızdaki kişilerden destek alın;  ailenizle, arkadaşlarınızla vakit geçirin.  Sosyalleşmeyi hafife almayın. Tükenmişlik sendromu ile başa çıkmak için mutlaka sosyalleşin.